Kıbrıs Türk Edebiyatı

Kıbrıs’ın 1571’de Osmanlı topraklarına katılmasından sonra burada oluşan edebiyat bugün, Kıbrıs Türk edebiyatı olarak anılmaktadır. Türkiye Türkçesi’nin konuşulduğu bu topraklarda hem divan hem halk edebiyatı ürünlerinin benzeşmesi doğaldır. Ancak, bazı etkiler almış olması da doğaldır. 1878-1923 yıllarında adayı İngilizler işgal etmiş, soydaşlamıza çeşitli yönlerden baskılar uygulamışlardır. Türkleri, azınlık ilan etmişlerdir. Bundan sonra yenileşme hareketleriyle hız kazanacak olan edebiyatta bir yavaşlama görülür. Mehmet Emin Efendi tarafından 1889’da Saadet adlı ilk özel Türkçe gazete yayımlanır. Bir Gece Sohbeti ise, ilk roman örneğidir. Gülmece nitelikli öykü ve gazetecilik alanında Ahmet Tevfik Efendi, tiyatro alanında Namus İntikamı yakut Dilenci adlı dramın yazan L. Şişmanyan dönemin önemli isimleridir. Yazılı edebiyatın yanı sıra halk edebiyatı da varlığını sürdürmektedir. Lozan Antlaşması (1923) ‘ndan sonra adanın tümüyle İngilizler’in eline geçmesiyle Türklere çeşitli baskılar uygulanır. Bu baskılara rağmen edebiyat durdurulamaz. 1943’te İsmail Hikmet Ertaylan, ilk Kıbrıs Türk Alfabesi’ni hazırlar. Çığ, İlk Demet gibi antolojiler, Çardak gibi dergiler, Söz, Masum Millet, Halkın Sesi gibi gazeteler yayımlanır. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan yirmi yıl sonra (1943)İngiliz baskıları azalır. Birçok şair ve yazar yetişir. Düzyazıda ulusal konular dışında yeni konu alanlarına açılım başlar. 1964’ten sonra Türkiye’nin Erenköy olaylarına müdahale etmesiyle soydaşlarımız bir rahatlama ve iyimserlik içine girmiştir. 1974’te kanlı darbeye karşı Türkiye’nin gerçekleştirdiği “Barış Harekâtı”, adada 1983’te kurulan KKTC‘nin sınırlarını belirleyen bir bölünmeye yol açar. Harekâtın etkileri ve sonrasında yaşanan sevinç edebiyata yansır.